Yaşanmış Hikayemiz

Safranbolu Yazıköy'de yaşanmış eşsiz bir hikaye...


Tarihi dokusu ve bir asırlık yaşanmışlığıyla, 1913 yılında büyük dede Ali Bey’in Konağı inşaa etmeye başlamasıyla başlıyor hikayemiz.

Konağın yapıldığı tarihlerde Ali Bey’in oğlu Niyazi Bey, Feride hanımla görkemli bir düğünle evleniyor.

Feride hanım için konağın güzelliğinde eşi benzerine sık rastlanmayacak, kadife kumaştan, özel nakışlı ve kemerli eşsiz bir bindallı yaptırılıyor. Ve bu bindallı tüm konağın hikayesini yazmaya başlıyor.

Feride Hanım ve Niyazi Bey’in dünyalar güzeli kızları Münevver Hanım dünyaya geliyor. Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla Ali dede ve Niyazi Bey savaşa katılıyor. Çocuğundan ve karısından ayrı düşüyor.

Konağın yapımı devam ederken Safranbolu Yazıköy’de büyük bir yangın çıkıyor ve Ali Bey askerden dönerek konağın inşaatını devam ettiriyor.

Askerde öldüğü düşünülen Niyazi Bey, Cumhuriyet kurulduktan sonra evine dönüyor. Kapıyı dokuz yıldır görmediği kızı Münevver açıyor. O günden sonra 1967 yılına kadar mutlu bir yaşamı paylaşıyorlar. Münevver Hanım kendi düğünde annesinin hatırası bindallı ile gelin oluyor.

Geçen yüz yılda konağın tüm kızları ve gelinleri evlenirken aynı bindallıyla evden ayrılıyorlar. Bindallı; yörede ihtiyacı olanlara düğünlerinde kullanılmak üzere defalarca kez veriliyor.

Şimdilerdeyse bindallının sahibi Feride Hanım’ın adını alan kız torunu Feride hanım ve eşi Kemalettin Bey’in özverili çalışmalarıyla konak yeniden hayat buluyor. Bindallı yüz yıl boyunca Safranbolu yöresinde bir çok gelinin hatırası oluyor. Bir asırda sayısız gelin ve yaşanmışlık bırakıyor Konak ve Bindallısı…

Tarihi, yaşanmışlıkları ve hikayesiyle ziyaretçilere ve konaklamak isteyen misafirlere kapısını aralıyor. Tarihin içinde sakin ve huzur dolu bir yolculuğa çıkmaya hazırsanız… Konak Bindallı çok yakın bir zamanda kapılarını açacak.

Konak & Bindallının Hikayesi